top of page
Ahşap yüzey

Avukatlık Üzerine -2

  • avdenizyucesan
  • 28 Ağu 2023
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 10 Kas 2023



Avukatlık hakkında yazdığım seriye, serinin ikinci yazısıyla devam ediyorum.


Avukatlık mı yoksa hakim savcılık mı?


Bu soruyla karşılaşmayan meslektaşım eminim yoktur. Gerek üniversite tercihi döneminde, gerek öğrenciyken ve gerekse avukatlığa başladığım yıllarda sık sık bana da soruldu.


-Neden hakim veya savcı olmuyorsun? Hem avukatlardan daha üstünler.


Hakim ve savcıların, avukatlardan daha üstün olduğunu size düşündüren nedir? Kürsüde daha yüksekte oturmaları mı? Cübbelerinin farklı oluşu mu? Bazı adliyelerde asansörlerinin dahi ayrı oluşu mu?


Daha üstün olduklarını size düşündüren yasal dayanağınız nedir?


Toplumda maalesef şu düşünce sistematiğine çok denk geliyorum. Bir gözlem yapılıyor. Bir fotoğrafa bakılıyor veya bizzat o an deneyimleniyor. Sonrasında zihinde bir tez oluşuyor. Buraya kadar normal. Zihin antitez oluşturmuyor. Teze sıkı sıkıya tutunuyor.


Bu doğru. Benim düşüncem doğru.


Antitez oluşturmadığı için zihinde bir muhakeme başlamıyor haliyle. Doğal olarak sentez de oluşmuyor. Tez, antitez, sentez malumunuz. Muhakemenin giriş, gelişme ve sonuç bölümleri.


Şimdi biz diyebilir miyiz ki tez, antitez ve sentez arasında en önemlisi sentezdir diye? Soru olmadan sonuç olur mu? O zaman en önemlisi tez diyebilir miyiz? Cevabı olmadan soru olur mu? E o zaman en önemlisi antitez mi bu durumda?


Hayır. Hepsi eşit ve eşit öneme sahip.


Tıpkı avukat, hakim ve savcının eşit ve eşit öneme sahip olduğu gibi.


Tez - antitez - sentez.


İddia - savunma - hüküm.


Savcı - avukat - hakim.


Bir muhakeme için tez, antitez, sentez ne ise; bir yargılama için de savcı, avukat, hakim odur. Biri olmazsa diğer ikisi muhakeme faaliyetini tamamlayamaz.


Bir başka örnek : Tripod. Üç ayağı sayesinde dengede olan ve üzerine konan cismi dengede tutan alet. Tripodun bir ayağı olmasa tripod dengede kalabilir mi? Denge konusunu, avukatlık üzerine serisinin ilk yazısından anımsarsınız. Denge her şeydir.


Tüm bu eşitlik izahatlarına rağmen, yanılan görüşe yanılmasında hak verdiğim kısma da değinmek isterim. Evet, düşünce sistematiğiniz hatalı ama haklı olduğunuz bir konu var. O da gözlerinizle gördüklerinizin sizi yanıltması. Evet, bu makul bir yanılma şekli.


Zira bir duruşma salonunda, hakimler yüksek bir kürsüde, savcılar da onların hemen yanında otururken, avukatların aşağıda olmalarının açıklanabilir hiçbir yanı yok. Biz avukatlar arasında ezelden beri 'marangoz hatası' esprisi yapılır bu konuya ancak bugüne kadar hiçbir marangoz çıkıp hatasını kabul edip düzeltmek istemedi. Haliyle, vatandaşa da avukata da yüksekten bakan hakim savcılar karşısında sizlerin hiyerarşi konusunda yanılması çok da tuhaf değil. Bizim açımızdan son derece anlaşılır bir durum.


Biz avukatlar, yargının üvey çocukları olarak hakkımızı aramaktan hiç vazgeçmedik. İnanıyoruz ki, tez, antitez ve sentez sisteminin daha fazla insanın zihninde yer etmesiyle, bu tür hatalardan dönülecektir. Bizler açıklamaya, sabırla anlatmaya devam edeceğiz.


Bu seri de devam edecektir.


Adalete olan inanç, sevgi ve saygımla...

Av. Deniz YÜCESAN

YÜCESAN Hukuk & Danışmanlık
Av. Deniz YÜCESAN

Tüm hakları saklıdır. İzinsiz kopyalanamaz. © YÜCESAN Hukuk & Danışmanlık, 2023
bottom of page