Avukatlık Üzerine -1
- avdenizyucesan
- 28 Ağu 2023
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 10 Kas 2023

Avukatlık mesleğini tanıtmam amacıyla mezun olduğum liseye davet edildiğimde şunları söylemiştim.
''Hukuk, iyi ve adil olanın sanatıdır.'
Bu söz, Justinianus'un Digesta metninden alıntıdır.
Bir avukat olarak, meslek kurallarına ve meslek yeminimize uygun şekilde mesleğimizi icra etmemiz gerekiyor. Bu meslekte kazanmak için her yol mübah değildir. Etik kurallarından uzaklaştığınız anda, ilk başta kendi itibarınızı sonra da meslek itibarınızı hiçe saymış olursunuz.
Hukukçu olmayı düşünen genç arkadaşlarıma tavsiyem ve açık mektubumdur : Dizilerde izlediğiniz avukatları unutun.
Cübbelerimizin düğmeleri olmamasının bir anlamı var. Hiç kimse önünde düğme iliklemeyiz. Bu duruşun bir sorumluluğu var elbette. Kazanmak için meslek kurallarından, etik kurallarından, ahlaktan uzaklaştığınız an ilk düğmenizi iliklemiş olursunuz ve artık bağımsızlığınızdan söz edemezsiniz.
Oysa biz avukatlar, tarih boyunca bağımsızlığımız sayesinde ayakta kalabildik. Mesleki varlığımızın ve avukat olarak varlığımızın teminatı bu duruştur.
Cübbelerimizin cepleri de yoktur. Zira kimse tarafından tahakküm altına alınmayız ve yine aynı şekilde kimse tarafından ''satın'' alınmayız. Meslek kurallarımız bu duruşun teminatıdır. Bu nedenle kazanmak için her yolun mübah olmadığı bir mesleği icra etmekteyiz.
Bu hususun yanı sıra, bir kazanın olduğu yerde bir de kaybeden olduğunu unutmamak lazımdır. Kazandığınız davada, müvekkilinizin hakkına kavuşması için kanunların size verdiği yetkileri kullanırken, karşı tarafınızda yine bir insan olduğunu unutmamak ve buna göre davranmak gerekir. İşte bu nedenle hukuk, iyi ve adil olanın sanatıdır.
Avukatlık mesleği için bir benzetme yapılır. Avukatlık, bisiklete binmek gibidir. Tek fark, bisiklet, yerden çok yüksekte bir ipin üzerinde gitmektedir ve altınızda ise alevler vardır.
Mesleğimizin sorumluluğu ağırdır. İnsan hayatına doğrudan müdahale eden iki meslek grubundan biridir avukatlık. Doktorların müdahalesi ne oranda önemliyse, avukatların müdahalesi de aynı oranda önemlidir. İnsanların hayatlarına dokunduğumuz bir mesleğin, sorumluluğunun ağır olması olağandır. Görevinizi ihmalinizden kaynaklı olarak müvekkiliniz tarafından şikayet edilmeniz halinde hakkınızda hem ceza mahkemelerinde yargılama hem de baro nezdinde disiplin soruşturması başlatılacaktır.
Bu nedenle yukarıdaki bisiklet benzetmesi bir espriden çok daha fazlası aslında. O halde, bisikletten düşmemek için devamlı ileri hareket halinde olmanın gerektiği ortadadır. Bisikleti, dengede tutabilmek için, ilk önce kendi bedenimizin dengede olması gerekir.
Bu nedenle bir avukat olarak mutlaka dengede olduğunuz bir yaşamınız olmalı. Yaşamınızda aşırıya kaçtığınız herhangi bir konu, bisiklet üzerindeki dengenizi de bozacaktır.
Mesleğinizi ve özel hayattaki sosyal gereksinimlerinizi mutlaka bir dengeye oturtmanız gerekir. Birinin diğerine müdahalesi, bisikleti ipin üzerindeki gönyesinden şaşırtmaya yetecektir.
İnsanların hayatı hakkında sorumluluk alacağınız bu mesleği seçmeden önce, kendi ruhunuzda, bedeninizde ve yaşamınızda dengede olup olmadığınızı, değilseniz bu dengeye ulaşıp ulaşamayacağınızı ölçüp biçmeniz, sonradan geri dönüşü olmayan büyük zararlara uğramamanız ve hayalkırıklıkları yaşamamanız adına önemlidir.
Avukatlık, mesleki tatmini yüksek olan bir meslektir ve en az bisiklet sürmek kadar keyiflidir. Yeter ki kurallarına uyalım ve dengede kalabilelim.
Bu seriye zaman zaman devam edeceğim...
Adalete olan inanç, sevgi ve saygımla...
Av. Deniz YÜCESAN